Dersim katliamında yaşamını yitirenler anıldı 2018-05-04 19:39:35 HABER MERKEZİ - Dersim katliamının 81'inci yılı nedeniyle Van'da HDP ve DBP'lilerce yaşamını yitirenler yakılan mumlarla anıldı. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Malatya Şubesi de,  katliamı kınayan basın toplantısı gerçekleştirdi. 4 Mayıs 1937 yılında alınan kararla başlatılan Dersim katliamının 81'inci yıl dönümü nedeniyle Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van İl Örgütleri tarafından anma yapıldı. DBP ve HDP İl eşbaşkanları ve yöneticiler ile çok sayıda yurttaşın katıldığı anma DBP İl binası bahçesinde yapıldı. Seyid Rıza ve arkadaşları anısına dikilen çam ağacının etrafında toplanan kitle katliamda yaşamını yitiren Seyid Rıza, Alişer ve Zarife Hatun şahsında yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ardından Seyid Rıza ve arkadaşları anısına dikilen çam ağacının etrafına mum yakılmasıyla anma son buldu.    PSAKD MALATYA ŞUBESİ DE SEYİT RIZA VE ARKADAŞLARINI ANDI    Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Malatya Şubesi de,  Dersim katliamının yıldönümünde katliamı kınayan basın toplantısı gerçekleştirdi.   Dernek binasında gerçekleştirilen toplantıda konuşan PSAKD Yöneticisi Hatice Zengin “Bundan 81 yıl önce Dersim’ in Piri Seyit Rıza ve arkadaşları hukuksuz ve göstermelik bir şekilde yargılanarak idam edildiler. Devlet büyükleri kıyım öncesi Dersimi yalnızlaştırarak ve halkı Seyitlerden yoksun bırakarak ,  katliam ve soykırımı sürdürmeyi hedeflemiştir. Biz Aleviler olarak, devleti tarihle yüzleşmeye davet ediyoruz” dedi.  Alevi halkına yönelik asimilasyon politikasını lanetlediklerini ifade eden Zengin “Katliamcı-inkarcı devlet geleneği ve günümüzdeki ardılları hem halkımızın hem de tüm insanlığın vicdanında ebediyen mahkûm kalacaklardır. İlk adım olarak; Seyit Rıza ve diğer şehitlerimizin mezar yerleri açıklanmalı, Cenazelerin Dersim'e nakline engel olunmamalı,. Gerçek bir yüzleşme ve adalet için dünyada ki diğer yüzleşme örnekleri esas alınmalı, halklarımızın özgürlükçü ve eşitlikçi ortak geleceğinin önünde ki tüm engeller kaldırılmalıdır. Adalet mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğimizi yineliyor, Seyit Rıza'nın şahsında 1937/38’de katledilen tüm canlarımızın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz" dedi.   İSTANBUL'DAKİ ANMAYA YASAK   Avrupa Demokratik Dersim Birlikleri Federasyonu (ADEF) ve Dersim Dernekleri Federasyonu’nun (DEDEF) Galatasaray Meydanı’nda yapmak istediği Dersim Katliamı anmasına polis izin vermedi. Yasağa rağmen yöresel kıyafetiyle meydana gelen iki kadın ve bir kaç kişi saat 19.38 oluncaya kadar alandan ayrılmadı. Meydana gelen kişilere polis GBT yaparken, basının görüntü alması da engellendi.    Kitle daha sonra Beyoğlu’nda bulunan Zaza-Der’e geçti. Alevi örgütleri açıklamayı dernekte yapacak.    Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından tebliğ edilen yazıda şu ifadelere yer verildi: “Avrupa Demokratik Dersim Birlikleri Federasyonu (ADEF) ve Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) organizesinde, 04.05.2018 Cuma günü saat: 19.37'de Galatasaray Meydanı'nda yapılacak ‘Roza Tertele Dersim'i (Dersim Soykırımını Anma Günü)’ etkinliği, 2911 Sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve kanun yükümlülüğünün yerine getirilmediği, İstiklal Caddesinin İstanbul Valiliği tarafından ilan edilen Toplantı ve Gösteri alanları güzergahında olmadığı, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunun 17. Maddesi, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunun 32/ç maddesi gereğince, Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından yasaklandığı kararının tarafıma tebliğ edildiğini imzam ile tebellüğ ederim. İş bu tebliğ-tebellüğ belgesi tarafımızdan tanzim edilerek altı birlikte imza altına alınmıştır.”   ‘DERSİM TOPRAKLARI NEREDEYSE İNSANSIZLAŞTIRILMIŞTIR’   İzmir Demokratik Alevi Derneği (DAD) ve İzmir Dersimliler Derneği, katliamının yıldönümünü protesto etmek ve yaşamını yitirenleri anmak için Karşıyaka Çarşı girişinde basın açıklaması düzenledi. HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan katıldı.   1937-38 süreçleri, Dersim halkının tarihindeki en kanlı ve trajik dönemler olduğunu belirten DAD Şube Başkanı Hüseyin Ozan, tarihsel Dersim coğrafyasını bir bütün olarak hedefe koyan, 4 Mayıs 1937 “Roza Şiyaye” yani “Dersim’in Kara Günü” olarak ilan edildiğini ifade etti. 2010 yılından bu yana Dersim, Avrupa ve Anadolu’nun birçok kentinde anmalar düzenlendiğini hatırlattı. “Mazlum bir halktık ve elde kılıç yüzyıllarca kovalandık, katledildik” diyen Ozan,  tüm tarih boyunca sonu gelmeyen bir kuşatmayı, tecridi yaşadıklarına dikkat çekti.   Ozan, Dersim’in, 1907 ile 1938 aralığındaki otuz yıllık bir zaman diliminde, biri Koçgiriye olmak üzere on üç büyük sefere maruz kalmış ve bir birinin devamı niteliğinde ki 1937-38 seferinde ise adına Tunceli denen bir soykırım projesiyle tarihinin en büyük yönelimine maruz kaldığını kaydetti. Bütün köylerin yakıldığını ve on binlerce insanın yok olduğunu ifade eden Ozan, “Cenazelerimize bir toplu mezar dahi nasip edilmeyerek ya nehirlere doldurulmuş ya da güneş altında çürütülmüş, kurda kuşa yem edilmiştir. Çocuklarımız gasp edilerek bilinmez diyarlara götürülmüş, insanlarımız sürgün yollarında can vermiştir. Dersim’de isyan söylemi bir yalandan ibarettir Dersim, hali hazırda da çok yönlü bir kıskaç altına alınmış olup asimilasyon ileri boyutlara taşınmış, topraklarımız neredeyse insansızlaştırılmıştır” şeklinde konuştu.    ‘UNUTMADIK UNUTMAYACAĞIZ’   İttihatçı-tek tipçi politikalar Dersim toprakları kana bulamış ve bulamaya devam etiğini belirten Ozan, Bu politikalar’ın günümüzde de bütün ülkeyi adeta bir felaketin eşiğine sürüklemiş olup yeni faciaların kapısını araladığını kaydetti. Toplumsal barış, toplumsal mutabakat ile rızaya dayanan beraberlikle mümkün olduğunu dile getirerek, “Bu toprakların bütün renkleri bu ülkenin gerçekliğidir, saygı görmelidir. Kürt karşıtlığı üzerine oturtulan politikalar terk edilmeli, diyalog ve barışın önü açılarak yıkımın daha da derinleşmesine izin verilmemelidir. Talebimiz, kendi toplumsal gerçekliğimizle, insani değer ve kimliğimizle ortak vatanda özgürlükçü ve eşitlikçi bir yaşamdır. Bir kez daha tarih ile yüzleşme çağrısında bulunuyor, diyoruz ki; öncelikle Dersim adı iade edilmeli, Seyit Rıza ve arkadaşlarının cenazeleri halkımıza teslim edilmeli ve Dersim’e nakline engel olunmamalıdır. Acımız bakidir, yaralarımız kanamaya devam etmektedir. Yitirdiğimiz canlarımızı unutmadık, unutmayacağız” dedi.