ERZIROM - Ataerkil toplumda birçok zorluğa rağmen mücadele eden Yeşil Sol Parti’nin çiftçi kadın Milletvekili adayı Ayşan Tarlan, “İkinci yüzyılı biz kuracağız” dedi.
Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerin yapılacağı 14 Mayıs için geri sayım başlarken, seçim sonuçlarının en çok merak edilen kentlerinden biri de Erzirom. 7 Haziran seçimlerinde Meclis’e bir milletvekili gönderen Halkların Demokratik Partisi (HDP), 2018 Genel Seçimlerinde 54 bin oyla yüzde 12 bandında oy aldı ancak ittifak yasası nedeniyle milletvekili çıkaramadı. HDP’nin listesinden seçimlere girdiği Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Partisi), 2018 seçim sonuçlarını katlayarak, en az iki milletvekilini Meclis’e göndermeyi hedefliyor.
Erzirom’un Xinûs (Hınıs) ilçesinin Şahabattin köyünde dünyaya gelen Yeşil Sol Parti’nin Erzirom Milletvekili adayı Ayşan Tarlan, her Kürt gibi devlet baskılarıyla erken yaşta tanıştı. Tarlan, henüz bir yaşındayken Erzincan Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) yargılanan babası Medeni Tarlan 36 yıl hapis cezası aldı. Babasını görmeden büyüyen Tarlan’ın yaşamı cezaevi kapılarında geçti. Devletin, Tarlan ailesine yönelik zulmü bunlarla sınırlı kalmadı, Medeni Tarlan hep ailesinden uzak cezaevlerine sürgün edildi ve ailenin maddi imkanları yetersiz olduğu için görüşlere gidemedi. Tüm hayatı boyunca dedesinin ve annesinin desteğiyle eğitimine devam eden Tarlan, 2015’te dedesini de kaybedince çok istediği akademik kariyer hayallerini bırakarak köye yerleşti.
Ayşan Tarlan
ATAERKİL TOPLUMDA HAYATTA KALMAK
Kastamonu Üniversitesi Siyasal Bilimler mezunu olan Tarlan, dedesinin ölümüyle birlikte hem tarlalara hem de hayvanlara bakmak zorunda kaldı. Tarlan, o süreci şöyle anlatıyor: “Ataerkil bir toplumda bir erkek olmadan hayatta kalmaya çalışmak, birçok zorluğu beraberinde getiriyor. Dedemin ölümüyle birlikte köye, annem ve kardeşimin yanına yerleştim, kız kardeşim evlendikten sonra annemle tek yaşamaya başladık. Dedem ölmeseydi, daha farklı bir hayat hayal ediyordum. Hukuk boyutuyla insanlara yardım etmek istiyordum, zindanlara yönelik insanların daha iyi yaşamasına yönelik projeler geliştirmek istiyordum ama sonrasında hayat böyle aktı benim için.”
ZORLUKLARLA BAŞLAYAN TARIM HAYATI
Tarım işleriyle uğraşmakta ilk başta çok zorlandığını söyleyen Tarlan, “Traktör kullanmayı öğrenmem gerektiğini fark ettim. Traktörü öğrenmek benim için zorluydu, eski bir traktörümüz var dedemden kalma, o yüzden sürekli bozuluyordu, parçaları kırılıyordu. Tarımı ciddi manada zor öğrendim, komşulara danıştım, fakat zor olsa da öğrendim. Dedemden kalan hayvanlar da yaşlıydı ve bakımı zordu. Süreç içinde bunları satarak daha genç hayvanlar aldım. Tarım girdi fiyatları son bir yılda 6-7 kat arttığı için zorlansam da orta sekmen tohumlarla üretime devam etmeye çalışıyorum. Geçen yıl oranla gübre, ilaçlama ürünleri çok arttı, dönüme 5 kilo gübre atmam gerekiyorsa, 2-3 kilo atıyorum. Az gübre attığım için verim düşüyor, fakat yine de tarlalarımızın ve ahırlarımızın boş kalmaması için elimden geleni yapıyorum. Bu yıl tarım girdi fiyatlarına yetişemediğim için yeni hayvan alamadım bu yüzden gelecek yıl hayvan satışı yapamayacağım” şeklinde konuştu.
HERKESE KADININ YAPABİLECEĞİNİ GÖSTERDİ
Yeşil Sol Parti’yi seçme nedeninin partinin “Kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik” çizgisi olduğunu belirten Tarlan, “Bölgemizde ve ülkemizde temiz siyaset gerekiyor, kadınların kendini daha çok göstermesi gerekiyor. Kadının çözümleyici yönünün siyasette olması gerektiğini düşünüyorum, çünkü kadınlar hemcinslerini de siyasete katacaktır. Mesela ben dedemi kaybettikten sonra herkes, ‘Bu kadın nasıl yapacak? Tarlayı sürebilir mi? Traktörü kullanabilir mi’ diye sordu. Hepsini tek tek aştık ve kabul ettirdim. Kadının uğrayamadığı sanayiye tek başıma giriyorum, herkese kadının yapabileceğini gösterdim. Sanayiye ilk gittiğimde oradaki ustalar, ‘Baban yok mu, kocan yok mu sen niye geliyorsun’ diyorlardı. Ben de bu baskıya karşı kadın olduğumu belli etmeyecek şeyler giyiyordum, bere takıyordum, maske kullanıyordum. Tanıdıkça tüm bunları aştık. Serhat bölgesi kadının arka planda olduğu bir bölge ama ekonomik özgürlüğüm ve yaşamım için bunu yapmak zorundaydım” diye konuştu.
TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN PES ETMEDİ
Tüm zorluklara rağmen pes etmediğini söyleyen Tarlan, “Yaşadıklarımdan yola çıkınca şunu söylüyorum, bir kadın her şeyi yapabilir. İsterse her şeyi yapar. Yavaş yavaş tüm korkularımı yendim, ben bu cesareti gösterebildiysem, tüm kadınlar yapabilir. Kadınların böyle ataerkil bir toplumda kendisini var edebilmesi için ekonomi özgürlüğü şart. Kadınların ekonomik özgürlüğü için farklı projeler geliştirebiliriz” ifadelerinde bulundu.
40 YILLIK GELENEĞİN SON TEMSİLCİSİ
21 yıllık AKP iktidarında çoklu krizlerin yaşandığını vurgulayan Tarlan, “Şu an millet soğana muhtaç hale geldi. Hukukun, ekonominin çöktüğü bir dönemi yaşıyoruz. Bu ülke darbeleri, askeri vesayeti, faili meçhulleri gördü, fakat hiçbir zaman bu denli bir çöküş görmedi. Ekonomik, hukuksal ve toplumsal olarak bir çöküşe maruz bırakıldı. Bugün bir kilo soğan 30 TL ise, konuşacak bir şey yok diyebiliriz. Hem geçinemiyoruz hem de konuşamıyoruz, fikirlerimizi beyan edemiyoruz. Yeni bir yolun olması gerekiyor. İkinci yüzyıldan bahsediyoruz ve bu yüzyılı biz kurmalıyız. Yeşil Sol Parti, 40 yıllık bir geleneğin son temsilcisidir. Yeni bir yüzyılı kuracağımıza inanıyorum. İkinci yüzyılda barışın ve demokrasinin var olması için çabalayacağız ve bunu başaracağız. Gelecek yüzyıl gençlerin olacak, kendi yolumuzu kendimiz belirleyeceğiz” dedi.
Seçim çalışmaları için köy köy dolaşan Tarlan, fırsat buldukça da tarım ve hayvancılıkla ilgili çalışmalarını yürütüyor.
MA / Berivan Kutlu