ANTALYA - Ankara Gar Katliamı'nda yitirdiği oğlunun faillerinden hesap sormak için Meclis'te olacağını belirten Yeşil Sol Parti Antalya adayı Zöhre Tedik, “Ülkeyi karanlığa sürükleyen karşı; işçiler, kadınlar, emekçiler olarak daha fazla çalışmalıyız" dedi.
Ankara Garı'nda 10 Ekim 2015 tarihinde düzenlenen Emek, Barış, Demokrasi Mitingi'ne yönelik bombalı saldırıda katledilen 104 isimden birisi olan Emek Partisi Genel Yönetim Kurulu üyesi Korkmaz Tedik’in annesi Zöhre Tedik, Meclis yolundu. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), anne Tedik'i Antalya'dan aday gösterdi. Tedik, 1963'te Malatya’nın Akçadağ ilçesinin Ören köyünde doğdu. Tedik, küçük yaşlarda devrim hareketleriyle tanıştı. 93 yılında Ankara’ya yerleşen Tedik, belediyede işe girmesinden sonra sendikal mücadeleye katıldı. Aynı zamanda insan hakları mücadelesi veren Tedik, uzun yıllardır Ankara Katliamı'nın sorumlularından hesap sormak için mücedele ediyor.
KATLİAMIN FAİLLERİNİN PEŞİNDE
Adaylık sürecine dair konuşan Tedik, “1992-1996 yılları gözaltıların, kayıpların en çok yaşandığı yıllardı. Kürdistan’da kontra cinayetlerle kaybedilen her insan için Ankara’da mücadele ediyorduk. Eşim de ben de kamu emekçisi olmamıza rağmen demokrasi ve insan hakları mücadelesinde hep en önde olduk. Bu yüzden de çocuklarımız bizimle birlikte işçi sınıfı mücadelesinde alanlarındaydı. 1O Ekim Barış Mitingi’ne de tüm aile katılmıştık. Korkmaz orada katledildi. O günden sonra 10 Ekim aileleri olarak gerçek katillerin yargılanması için mücadelem devam ediyor” diye konuştu.
NEDEN MECLİS?
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tek adam rejimine karşı bir ihtiyaç olduğunu söyleyen Tedik, “Bu ülkede yoksulluk, sefalet, zamlar, insan hakları ihlalleri hiçbir dönemde olmadığı kadar AKP-MHP rejimi döneminde yaşandı. Sadece sendikalı oldukları için ya da insanca yaşayacak bir ücret talep ettikleri için işten atılan yüzbinlerce işçi var. Bu ülkede demokratik hakların kırıntıları bile kalmamış durumda. Sol ve sosyalistler, halklara umut olmak için Emek ve Özgürlük ittifakı çatısı altında buluştu” dedi.
Hak arayanların Meclis'teki sesi olmak için Yeşil Sol Parti’den aday olduğunu aktaran Tedik, AKP iktidarı döneminde yaşanan katliamları anımsattı. Tedik, barış ve demokrasi talebiyle Ankara’da yapılan mitingde oğlunu kaybettiğine işaret ederek, “7 yıldır adliyelerde adalet arıyorum. Bizim adalet davamız sürerken bu katliamda sadece 9 IŞİD'li yargılandı. Ben Meclis'te asıl katillerin yargılanması için mücadele edeceğim. Her 2 ayda bir davamız görülüyor ama bizim istediğimiz gibi hesap sorulmadı, içimiz soğumadı. Dönemin Başbakanı, İçişleri Bakanı, Ankara Emniyet Müdürü... Kimlerin bu olayda parmağı varsa hepsinin tek tek yargılanması için Meclis'te olacağım. Sokaklarda, Meclis'te her yerde tüm ezilen, ötekileştirilen hakların yanında olmak için Yeşil Sol Parti’den adayım” ifadelerini kullandı.
‘ÜLKE KARANLIK DÖNEME DÖNMESİN’
Tedik, Cumhur İttifakı’nın Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) ile ortaklık yaptığını ve yeniden "karanlık bir hesap" yaptığını dile getirdi. Tedik, "AKP, 7 Haziran’da iktidarını devam ettirmek için bu katliamları yaptı. O dönem yaşanan katliamları, oylarını arttırdıklarını dair söylemlerde kullandılar. Bugün aynı şekilde 90’larda Hizbullah'ın devamı olan HÜDA PAR'la ortaklık yaparak, tekrar o karanlık dönemlere dönülmesini istiyorlar. İŞİD’le aynı zihniyettedir, hiçbir farkları yok. Eğer bunlar tekrar iktidara gelirse, ülke o karanlık katliamlarla dolu döneme tekrar dönecek. Bizler de sokakta mecliste her yerde bunların karşısında olacağız. kazanmalarına asla izin vermeyeceğiz. Ülkeyi karanlığa sürükleyenlere karşı; işçiler, kadınlar, emekçiler olarak daha fazla çalışmalıyız” diye konuştu.
YOĞUN İLGİ
Antalya’da mahalle mahalle seçim çalışmalar yaptıklarını ifade eden Tedik, şöyle devam etti: "Açlığın, sefaletin bu kadar yükseldiği Antalya’da pazarlarda hangi kadına dokunduysak dert yanıyor. Halk artık kendine güven veren bir iradenin olmasını talep ediyor. Yeşil Sol Parti olarak bu irade ve güç bizde var. Antalya halkının bize yaklaşımı çok olumlu, çünkü biz alternatifiz. İşçi, kadın, öğrenci, emekçi kısaca tüm ötekileştirilenler için orada olacağız, biz kazanacağız, halk kazanacak."