Denizli’de kadınlar şiddete karşı yürüdü

  • kadın
  • 19:52 22 Aralık 2022
  • |
img

DENİZLİ – Merkezefendi ilçesinde katledilen Hülya Er ve kadına yönelik şiddete karşı yürüyen kadınlar, güçlerini örgütlü mücadele ve birlikteliklerinden aldıklarını belirtti.

Denizli Kadın Platformu ve Kadınlar Birlikte Güçlü Denizli Merkezefendi İlçesinde evli olduğu Murat Tortop tarafından katledilen Hülya Er ve kadına yönelik şiddete ilişkin Çınar Meydanı'nda basın açıklaması yaptı. “Ne unuturuz, ne affederiz. Şiddetinizle barışmayacağız” pankartının açıldığı açıklamada katledilen kadınların isimlerinin yazılı olduğu dövizler taşındı. Siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve çok sayıda yurttaşın destek verdiği açıklamada sık sık, “Jin jîyan azadî”,”Kadınlar birlikte güçlü”, “AKP elini kadından çek” sloganları atıldı.

Kadınlar adına basın açıklamasını yapan Ayşegül Odabaşıoğlu, kadınların günlük yaşamda sürekli cinsel, psikolojik, fiziksel şiddete, tacize ve tecavüze maruz kalarak öldürüldüğünü ifade etti. Faillerin tahrik indiriminden yararlanarak serbest bırakıldıklarını söyleyen Odabaşıoğlu, “Kadınların, kadın oldukları için karşı karşıya kaldıkları şiddet, taciz, tecavüz, güvencesizlik gibi sorunların çözümünde örgütlü bir mücadele verilmesi gerektiği açıktır. Kadın cinayetlerinin de yüzde 1.500 arttığı Türkiye, bu geri adımlarla, kadının sosyal statüsü, eğitim ve istihdamı açısından 3. dünya ülkeleri arasında yerini aldı” dedi

‘YETKİLİLERİN İHMALİ KADINLARI ÖLDÜRÜYOR’

Şiddet ve katliamların yetkililerin görevlerini yerine getirmediği için gerçekleştiğini kaydeden Odabaşoğlu, "Kadınlar, her gün, cinsiyet kimliğine, cinsel ve romantik yönelimine duyulan nefretten, bedenlerinin ve aşklarının sığdırılmaya çalışıldığı kalıplardan, ötürü şiddete maruz bırakılıyor ve öldürülüyor. Kadınlar, her gün, özellikle krizin getirdiği artan işsizlik ve güvencesizlikle, aile içindeki şiddetten uzaklaşacak geçim kaynağı ve gelecek güvencesi olmadığı için erkek şiddetine mahkum edildiği için öldürülüyor. Kadınlar, her gün, savaşın ve sınırların gölgesinde, Türkçe konuşmadıkları için veya göçmen oldukları için, doğdukları yerden ötürü şiddete uğruyor; şiddete maruz bırakıldıklarında yasal haklarını arayamadıkları için öldürülüyor” diye belirtti.

‘SÖZÜMÜZÜ SOKAKTA SÖYLEYECEĞİZ’

Kadınların isimlerinin ölümle değil yaşamlarıyla anıldığı bir dünya istediklerini belirten Odabaşoğlu, umutlarını birlikteliklerinden aldıklarını söyledi. Ortak mücadeledenin de önemine dikkati çeken Odabaşoğlu, "Bundan daha ferah, daha özgür, daha eşit, kimsenin kimliğinden ötürü şiddete uğramayacağı bambaşka hayatlar hayal ederek el ele veriyoruz. Bunu biz yapmazsak kimse bizim için yapmayacak, biliyoruz. Eşit ve özgür bir ülkede yaşayabilmek için, emeğimizden, bedenimizden, kimliğimizden elini çekmeyenlere karşı, eşit ve özgür yarınlar için sözümüzü sokakta söyleyeceğiz ve mücadelemizi örgütlülüğümüzden aldığımız cesaretle ve mücadeleye olan inancımızla sürdüreceğiz” diye konuştu.

Kadınlar açıklamanın ardından sloganlarla Çınar Meydanı’ndan, Candoğan Parkı’na yürüyüş gerçekleştirdi.