'Ajanlaştırma baskısına' karşı mücadele vurgusu

img

İSTANBUL - Ajanlaştırma ve itirafçılık dayatılan ESP'li Mert Unay için düzenlenen açıklamada, mücadele vurgusu yapıldı. 

 
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ), 24 Ekim’de "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyesi Mert Unay’ın maruz kaldığı hak ihlalleri ve Metris Cezaevi'nde itirafçılık ve ajanlık dayatmasına tepki amacıyla İstanbul Beyoğlu'nda bulunan İnsan Hakları Derneği’nde (İHD) açıklama gerçekleştirdi. Toplantının yapıldığı salona, “İtirafçılaştırma, onursuzlaştırma saldırısına geçit vermeyeceğiz” pankartı asıldı. Toplantıya çok sayıda kişi katıldı.
 
Toplantıda ilk olarak Unay’ın cezaevinden gönderdiği mektubu, ESP üyesi Emrah Topaloğlu okudu. Mert Unay mektubunda, “Ben şube müdürlüğü katına çıkarıldım ve burada polis ve istihbaratçıların psikolojik baskılarına maruz kaldım. Öncelikle mahkemeler tarafından hakkımda verilmiş ancak henüz kesinleşmemiş hapishane cezalarıyla 'Uzun yıllar içeriden çıkamayacaksın' biçiminde tehdit edildim. Kendileriyle anlaşıp ifade vermem karşılığında savcı, hakim ve bölge mahkemeleriyle görüşeceklerine çok kısa bir tutukluluğun ardından dışarı çıkarılacağımı söylediler. Aksi takdirde aldığım cezaların onaylanmasının ve yeni soruşturmaların açılacağı yönünde psikolojik baskı yaptılar. İkinci bir tehdit yöntemi ise ölüm tehdidiydi. Dışarıda bulunduğum zamanlarda beni üç defa öldüreceklerini ancak her defasında vazgeçtiklerini söylediler. Komplo sonucu oluşturulan ve dosya konusu olan kimi yasaklı malzemelerin beraber yargılandığım siyasi parti temsilcilerine aitmiş gibi ifade vermem istendi" ifadelerine yer verdi.
 
‘REDDEDİYORUZ’
 
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Yağmur Kaya, devrimcileri, devrimcilere kırdırmak istediklerini ve bundan dolayı psikolojik ve fiziksel şiddete uğradıklarını belirtti. Yağmur Kaya, "Bizler bu mücadele önündeki baskı biçimlerini tümüyle reddediyoruz” dedi.
 
‘ARKASINDAYIM’
 
Ardından söz alan tutsak Mert Unay’ın annesi Gülizar Unay, yıllarca baskıya maruz kaldıklarını vurgulayarak, “Ona yıllarca hasret kalsam da oğlumun düşmemesine çok seviniyorum. Bir mücadele için arkasındayım. Elimden ne geliyorsa yapmaya hazırım” dedi.