HABER MERKEZİ - Urfa ve Van-Hakkari Tabip Odası, muayenehane hekimlerinin serbest çalışma hakkını kısıtlayan düzenlemeye tepki göstererek, hekimlerin sağlık sermayesinin kıskacına alınmak istendiğini belirtti.
Sağlık Bakanlığı tarafından "Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" 6 Ekim'de Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, hekimlerin özel muayenehane açabilmesi için bir hastaneyle anlaşması şartı getirildi. Yönetmelik serbest çalışan hekimlerin ve meslek kuruluşlarının tepkisini çekti.
URFA
Urfa Tabip Odası, yönetmeliğe Tabip Odası’nın İlhan Diken Eğitim Salonu'nda düzenlediği basın toplantısıyla tepki gösterdi. "Muayenehane hekimlerin serbest çalışma hakkı kısıtlanamaz" pankartının asıldığı toplantıda konuşan Urfa Tabip Odası Başkanı Bulut Ezer, yönetmeliğe karşı Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) dava açtığını belirterek, "Muayenehanelere darbe indiren düzenlemeler kabul edilemez. İptal edilinceye kadar bu yönetmeliğe karşı mücadele edeceğiz. En kısa zamanda Bakanlık bu yönetmeliği geri çekmeli" dedi.
Ardından konuşan Urfa Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Kirazoğlu Yıldırım, "Sağlık Bakanlığı, bu yönetmelik değişiklikleri ile muayenehane hekimlerinin tanı ve tedavi amacı ile hastalarını özel hastanelere ve tıp merkezlerine yatırmaları, ameliyat ve girişimsel işlem yapmalarını yeni koşullara bağlayarak neredeyse imkansız hale getirdi. Bu düzenlemelerin hangi kamu yararı gözetilerek ya da nasıl bir ihtiyacı karşılamak amacıyla yapıldığı anlaşılamadığı gibi Sağlık Bakanlığı tarafından da açıklanamadı. Bu yönetmelik değişikliği serbest meslek faaliyetlerini büyük ölçüde kısıtlayacaktır. Düzenleme hastaların mahremiyetinin korunması ve hekim seçme hakkını ihlal edecek niteliktedir" ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan yönetmelik değişikliğine ilişkin Yıldırım, "Bu düzenlemelere göre 4 bini İstanbul’da olmak üzere yaklaşık 7 bin muayenehane hekiminden ancak 500’ü hastanelerle sözleşme yapabilecektir. Bu durum, mesleğini muayenehanesinde bağımsız olarak icra eden meslektaşlarımızın çalışmalarının büyük ölçüde engellenmesi anlamına gelmektedir. Son zamanlarda hekimlerin gerek özel hastanelerde şirket kurarak çalışmaya zorlanmaları ve hak kayıplarına uğramaları, gerekse kamudaki çalışma koşulları ve sağlıkta şiddet artışı nedeniyle muayenehanede serbest çalışmaya yöneldiği bilinmektedir" diye belirtti.
Hekimlerin sağlık sermayesinin kıskacına alınmak istendiğinin altını çizen Yıldırım, devamında şunları söyledi: "Sağlık Bakanlığı’nı; Anayasa ve ilgili yasalara aykırı olan, serbest meslek icrasını kısıtlayarak hekimliğin bağımsızlığına darbe indiren, hastaların da hekim seçme haklarını kısıtlayan bu düzenlemelerden bir an önce vazgeçmeye ve ilgili yönetmelik değişikliklerini iptale çağırıyoruz. Türk Tabipleri Birliği, tabip odaları ve uzmanlık dernekleri olarak bu yönetmelik değişikliğini kabul etmediğimizi, serbest çalışan hekimlerin haklarını korumak amacıyla her türlü yasal girişimde bulunacağımızı ve bu düzenlemeler geri alınıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz."
VAN
Van-Hakkari Tabip Odası da, Van’daki oda binasının önünde açıklama gerçekleştirdi. Van-Hakkari Tabip Odası üyeleri, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyeleri ve İzmir Tabip Odası üyelerinin katıldığı açıklamada konuşan TTB Merkez Konseyi üyesi Kazım Doğan Eroğulları, sağlık sisteminin yönetmeliklerle ayakta tutulmaya çalışıldığını belirtti.
Bugün yürürlüğe giren Dezenformasyon Yasası’na da karşı olduklarını söyleyen Eroğulları, doğru bildiklerini konuşmaya devam edeceklerini ifade etti. Gelinen noktada Türkiye’de artık hekimlik yapılamadığını vurgulayan Eroğulları, “Halkın sağlık hakkı maalesef şu anda kullanılamaz durumdadır” dedi. Bakanlığın yayınladığı yönetmeliklerle çöken sağlık sistemine pansuman yapılmaya çalıştığını belirten Eroğulları, daha iyi koşullarda hekimlik yapmak için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.
Ardından konuşan Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Ahmet Koç, hekimlerin serbest çalışma hakkının engellenemeyeceğini vurguladı. Koç, yeni düzenlemenin yaratacağı sorunları ise şu şekilde sıraladı:
* “Muayenehane hekimlerinin bu şekilde tanı ve tedavi hizmetlerini yürütmeleri ancak özel hastane veya tıp merkezinde ilgili branşta boş uzman hekim kadrosu olması halinde ve yıllık sözleşme yapmak suretiyle mümkün olabilecektir.
* Boş uzman hekim kadrosu olmaması durumunda, özel hastane veya tıp merkezinin ruhsatında veya faaliyet izin belgesinde kayıtlı o branştaki toplam uzman hekim kadro sayısının ancak yüzde 15’i kadar hekim (misafir-dış doktor) ile sözleşme imzalanması mümkün olacaktır.
* Aynı branşta birden fazla hekimle sözleşme, ilgili branşın toplam kadro sayısının üçte birini geçemeyecek şekilde yapılabilecektir.
* Bu düzenlemelere göre 4 bini İstanbul’da olmak üzere yaklaşık 7 bin muayenehane hekiminden ancak 500’ü hastanelerle sözleşme yapabilecektir. Bu durum, mesleğini muayenehanesinde bağımsız olarak icra eden meslektaşlarımızın çalışmalarının büyük ölçüde engellenmesi anlamına gelmektedir.”
Açıklama, “Emek bizim, söz bizim” ve “Susmuyoruz, korkmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz” sloganlarıyla son buldu.