Kirli havadan 230 kişi ölmüştü: Nedeni doğa talanıdır, dur denilmeli

img
COLEMÊRG - Geçen yıl 230 kişinin hava kirliliğinin yol açtığı hastalıklardan öldüğü Colemêrg'de, kirliliğin nedeninin kömür kullanımı ve doğa talanı olduğunu ifade eden SES Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Remzi Özer, "Buna dur demek gerekiyor" dedi. 
 
Dağları, yüksek rakımı ve doğa güzellikleriyle bilinen Colemêrg'de kullanılan kömür, yaygınlaştırılan maden faaliyetleri, petrol arama sahaları ve doğaya yönelik sistematik katliamlar nedeniyle kirlenen hava adeta ölüm saçıyor. Temiz Hava Hakkı Platformu'nun verilerine göre; kentte 2024'te hava kirliliğinde bağlı hastalıklardan 230 kişi hayatını kaybetti. Uzun süren kışların aylarca kömür kullanımını da zorunlu hale getirdiği kent, hava kirliliği en yüksek dereceden kanserojen grubu olarak ifade edilen PM2,5 düzeyindeki kentler arasında yer alıyor. Bu durum, kentte akciğer kanseri, solunum yetmezliği, KOAH gibi hastalıkların kentte sık görülmesine yol açıyor. 
 
Kent merkezinde doğalgazın verilmesi, Gever'de (Yüksekova) ise bir mahallede kullanıma açılması, bir nebze olsa hava kirliliğinin seviyesinin düşürmesi beklenirken, diğer ilçelerde hala kömür kullanımın sürmesinin yol açtığı hava kirliliğinin de buna bağlı hastalıkların da daha uzun yıllar süreceğini gösteriyor. 
 
KOAH VE AKCİĞER KANSERİ ARTIYOR
 
Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası (SES) Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Remzi Özer, hava kirliliğinin ciddi bir halk sağlığı sorununa yol açtığını ifade etti. Önlemlerin alınmaması durumunda kentte kanser vakalarında ve kronik hastalıklarda artışın olacağını söyleyen Remzi Özer, "Hakkâri daha fazla riskli olduğunu söyleniliyor; ama hava kirliliği bunda daha etkin olduğu görülüyor. KOAH hastaları, akciğer kanseri, kalp krizlerinde artış yaşanıyor. Hakkâri, bu temel riskler konusunda bölgede ikinci sırada yer alıyor. Özellikle bölgesel olarak düşünüldüğünde doğamız merkezi anlamda uzun zamandır doğalgaz büyük oranda kentte dağıtılmış. Merkezde hava kirliliği azaldı; ama ilçelerinde özellikle Yüksekova'da kükürt oranının yüksek olduğu, kalitesiz kömürün kullanılmasından kaynaklı hava kirliliği yüksek oranda mevcut. Bu da KOAH, akciğer kanseri hastaları daha belirgin olabiliyor. Bunun önüne geçmek için de kükürdü yüksek olan kömürü kullanmaktan çok kaliteli kömürlerin kullanılması daha sağlıklı olur. Artık yereller de doğalgazın getirilmesi hava kirliliğini biraz daha önleyici olarak düşünülebilir" ifadelerini kullandı. 
 
'İNSAN AÇ KALIR AMA NEFESSİZ KALAMAZ'
 
"Bir insan susuz kalabilir, aç kalabilir ama nefessiz kalamaz" diyen Özer, buna karşı artık gerekli önlemlerin alınmasının elzem olduğunu ifade ederek, "Hava kirliliği bir çevre sorunu olduğu kadar bir halk sağlığı sorunudur. Temel yaşamını organize eden ve buna biraz adapte olmasını sağlayan temel unsurdur hava. Bir insan belki 6 gün aç kalabilir, susuz kalabilir; ama havasız, nefessiz kalamaz. Temiz havanın önemi burada net olarak görülüyor. Bu nedenle temiz hava temel unsurdur. Yeşil alanların bol olduğu ilimizde madenlerin çıkarıldığı, her tarafın bertaraf edilmesi de bu hava kirliliğinin nedenlerindendir. Hakkâri'de doğanın talan edilmesi, yok edilmesi hava kirliliğine neden oluyor. Buna dur demek adına bir çabanın gösterilmesi gerekiyor" diye konuştu. 
 
MA / Zeynep Durgut