DİSK’in ilk kadın başkanı: Önceliğim kadın işçiler

img

İSTANBUL –  DİSK tarihinde seçilen ilk kadın Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, önceliğinin kadın işçiler olacağını belirterek, “Bir kadın olarak bizden öncekilerin devrettiği bu onurlu mirası bugünün ihtiyaçları doğrultusunda yeniden var etmek, büyütmek ve geleceğe taşımaktır sorumluluğumuz” dedi.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Yönetim Kurulu'nda yapılan oylamada, Arzu Çerkezoğlu DİSK'in yeni genel başkanı olarak seçildi. 2001 yılından beri DİSK’e bağlı Sağlık Sendikası içerisinde mücadele veren ve 5 yıldır da DİSK’in Genel Sekreterliğini yürüten Çerkezoğlu, DİSK tarihindeki ilk kadın başkan oldu. DİSK’in Genel Başkanı Kani Beko’nun görevinden ayrılmasının ardından DİSK’in genel başkanı seçilen Çerkezoğlu, önemli ve güzel tepkiler aldığını söyledi. 
 
Bunun son derece onur verici olduğunu ifade eden Çerkezoğlu, “Bir işçi olarak bu ülkede DİSK başkanlığı onurlu görevlerden bir tanesidir. Aynı zamanda Kemal Türkler, Abdullah Baştürk emanetini taşımak son derece onur verici ve aynı zamanda büyük bir sorumluluktur. Bir kadın olarak bu sorumluluğu üstlenmek ise ayrıca anlamlıdır” diye belirtti. Kendisine gelen tebriklere ilişkin de Çerkezoğlu, “Bu bizim kendimize olan güvenimizi hem de sorumluluğumuzu arttırdı” dedi.
 
‘KADIN İŞÇİLERİN SENDİKA İÇİNDE YER ALMASI ANLAMLANDIRACAKTIR’
 
Bir kadın olarak DİSK’in Genel Başkanı olmanın tarihsel bir anlamı olduğunu sözlerine ekleyen Çerkezoğlu, “Bugün Türkiye’nin 4 bir tarafında merdiven altı atölyelerden, tekstil atölyelerine, hastanelere, bankalara, alışveriş merkezlerine kadar her alanda işçi kadınlar son derce kötü koşullarda çalışılmaktadır. Bütün işçi kadınların, sendikal örgütlemede, mücadelede daha fazla yer alması, sendikalı olması ve sendikalar içerisinde etkin yer almasıyla ancak bu tarihsel anlam bütünleşecek ve karşılığını bulacaktır diye düşünüyorum” dedi. Kadın işçilerin erkek işçilerden daha düşük ücretlerle ve çoğu zaman kayıt dışı çalıştırıldığını hatırlatan Çerkezoğlu, kadınların bu tür uygulamalara maruz kaldığı bir dönemde kadın işçilerin örgütlenmesinin ve mücadeleye katılmasının son derece önemli ve tarihsel olduğunu vurguladı.
 
‘GENİŞLETEREK İLERLETMEK GÖREVİMİZDİR’
 
Kadınların olduğu her yerde niteliğin farklılaştığını dile getiren Çerkezoğlu, “Bugün aslında hem dünyada hem de Türkiye’de var olan mücadele ve direniş alanlarına baktığınız, nerede haksızlığa karşı bir duruş varsa orada hep kadınlar en önde duruyor. Tüm dünyanın aslında savaşlar, katliamlar, baskıcı rejimlerle yöneltilmeye çalışıldığı dönemde, kadın mücadelesinin böylesi bir dönemde belirleyici olması da tesadüf değil” diye konuştu. DİSK’in 51 yıllık bir örgüt olduğunu sözlerine ekleyen Çerkezoğlu, “Dolayısıyla bizim görevimiz bugüne kadar verilen tüm mücadeleler, değerler, gelenekler, birikimler ve ilkeler doğrultusunda bunu ileriye taşımaktır. Bir kadın olarak da bizden öncekilerin bize devir ettiği tüm bu onurlu mirası 2018’in dünyasında ve Türkiye’sinde bugünün ihtiyaçları doğrultusunda yeniden var etmek, büyütmek ve geleceğe taşımaktır sorumluluğumuzdur” diye konuştu.
 
‘BUGÜNE KADAR YAPMADIKLARIMIZI YAPACAĞIZ’
 
Bu süreç içerisinde kadınların daha fazla görünür olması, daha fazla sorumluluk almasının, güçlerini artıracağını sözlerine ekleyen Çerkezoğlu, “Özellikle kadın işçilere dönük bir dizi politikanın hayata geçireceğiz. Tüm güvencesiz çalıştırma biçimlerini kadınlardan başlayarak, işçi sınıfına yaygınlaştırdığı, yapılan her türlü yasal düzenlemelere kadınların hep ikinci sınıf işçi olarak ve bütünüyle toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren politikaların hayata geçildiği bir dönemde özellikle kadın işçilerin sendikalı olması, örgütlenmesi ve sendika içinde örgütlenmesi noktasında bütünlüklü bir program, politika yürüteceğiz. Bugüne kadar yapamadıklarımızı da gerçekleştiren, bugüne kadar yaptıklarımızdan daha iyisini daha ilerisini ve bugünün ihtiyaçları üzerinden şekillendiren politikayı birlikte mücadele ettiğim arkadaşlarımla hayata geçireceğiz” dedi.
 
‘DİRENİŞ ALANINDA DA KADINLAR OLMALI’
 
“Özellikle kadın işçilerin örgütlenmesi ve kadın işçilerinin maruz kaldığı ayrımcılığın ortadan kaldırılması konusunda bütünlüklü bir sendikal program geliştirmek zorundayız” diyen Çerkezoğlu, şu ifadeleri kulandı: “Türkiye sınıf ve sendikal hareketi bu noktada DİSK açısından da özeleştiriler bir biçimde bunu söylemek gerekir ki, kuşkusuz istenen düzeyde değildi. Bugünkü tabloda zaten sendikalar içerisindeki kadın üyelerimizin oranı, yönetici, temsilci arkadaşlarımızın oranı yetersizliği de gösteriyor. Dolayısıyla eğer tüm sermaye sınıfının hedefinde her alanda kadınlar varsa, direnişin ve örgütlenmenin odağında da kadınlar olmak zorunda.”
 
‘ÖNÜMÜZDE ÖNEMLİ ADIMLAR VAR’
 
Ucuz ve güvencesiz işçilik ile milyonlarca işçinin mevsimlik işçi olarak toprağından ayrıldığından bahseden Çerkezoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bütün bu politikaların kıskacında kadınlar işçiler var. Özel olarak da Kürt Kadın işçiler var. Dolayısıyla böylesi bir süreçte mevsimlik tarım işçilerin örgütlenmesinden, biraz önce ifade ettiğim merdiven altı atölyelerine, tekstil atölyelerinde çalışan kadın arkadaşlarımızın beyaz yaka diye tabir edilen ama son derece düşük ücretlerle çok uzun saatler çalışmak zorunda kalan, plazalarda çalışan kadınlara kadar her alanda bu mücadeleyi örgütlemek ve büyütmek zorundayız. Bu sendikal politikayla olur. Bu hayatın her alanında toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak yapısal politikaların adımların atılmasıyla mümkündür. Kadınların çalışma yaşamına daha fazla katılması için kadınlara yüklenmiş olan ev işi ve çocuk bakımı, yaşlı bakımı gibi işlerin toplumsal olarak görülmesi ve kadınların çalışmaya başladığı andan itibaren eşit koşullarda eşit ücretle ve aynı koşullarda çalışmasını sağlayacak bir sürecin örgütlenmesi gerekir. Bu mutlaka her şeyden önce kadınların mücadelesiyle, kadın işçilerin örgütlenmesiyle olacak. Sendikalarımızın da bu noktada bütünlüklü politikalar geliştirmesi ve yapısal adımlar atmasıyla mümkün olacaktır. Önümüzdeki dönem yapmamız gereken en önemli adımlar bu alanda bunlar.”
 
‘EMEĞİMİZE GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM’
 
İşçi sınıfına ve özelde kadınlara çağrı yapan Çerkezoğlu, “Baskın seçim süreci başta olmak üzere demokrasiye, emeğimize, geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bugün sendikalı olmayan ama çok olumsuz çalışma koşullarına maruz bırakılan özellikle kadınları ve çocuk işçiler bu anlamda tüm işçi sınıfını örgütlenmeye, DİSK çatısı altında sendikalı olmaya ve birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi.
 
MA / Sadiye Eser