MUĞLA - Milas ilçesindeki Bargilya Tuzla Sulak Alanında yapılmak istenen inşaat projesine tepki gösteren ekolojistler, koruma altında olan alanın imara açılmasın ekolojik dengeyi bozacağını söyledi.
Muğla Çevre Platformu, Milas ilçesinde bulunan Bargilya Tuzla Sulak Alanı’nın imara açılmasına ilişkin Milas Belediyesi önünde basın açıklaması yaptı. “Muğla cennet kalsın” ve “Yaşam alanlarımız müştereklerimizdir” pankartının açıldığı açıklamada “Geleceğimi yakma” dövizleri taşındı. Açıklamaya Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği üyelerin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı.
Basın açıklamasını MUÇEP Milas Sözcüsü Neşe Tuncer okudu.
25 YILDA 13 DEĞİŞİKLİK
Ekolojik yıkımın kültürel, toplumsal ve ekonomik yansımalarını dikkate alarak talana karşı mücadele ettiklerini vurgulayan Tuncer, bu anlamda Bargilya Tuzla Sulak Alanının ölüm fermanı için de mücadele ettiklerini söyledi. Bargilya Tuzla Sulak Alanı’nın bir lagün ekosistemi olduğuna dikkati çeken Tuncer, “Sizce lagünü besleyen su toplama havzasına, sulak alanın tampon bölgesine bir 'turizm kenti' yapmak ile sulak alan korunabilir mi? Sulak alan sadece su yüzeyinden, göl aynasından mı ibarettir? Bargilya Sulak Alanı, Ulusal Öneme Haiz Sulak Alan ve Kesin Korunacak Hassas Alan olarak en üst seviyede koruma statülerine sahip. Son 25 yılda Sulak Alanı da içeren bölgede 13 kez üst ölçekli plan değişikliği ve 14 kez tarihi ve doğal koruma statüleri revize edilmişken, 90’lardan kalmış bir plan, olduğu gibi bugün geçerli olabilir mi” diye sordu.
BELEDİYEYE RUHSAT TEPKİSİ
“Çevre Kanunu, Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği gibi hukuki normlar önceliğiniz değil midir” diyen Tuncer, “Buradan bağlayarak, şunu soralım, siz hiç Milas Belediyesi’nden bu sulak alanın korunması, tanıtılması, yaşatılması hakkında, tamamen kendi çabaları ve girişimleri olan bir etkinlik, proje, plan duydunuz mu? Bargilya ve Kindye antik kentleriyle beraber tarihi 3500 yıl geriye giden bu alanın uluslararası tanıtımı, dolayısıyla bölge halkına ekonomik destek açısından bir çalışmaları var mı? Projenin ÇED olumlu kararına karşı açılmış iki dava varken, 11 bilirkişi ‘ÇED olumlu kararı uygun değildir’ diye rapor vermişken, şimdi projeye nasıl ruhsat vermek zorunda kaldıklarını anlatacaklar” ifadelerini kullandı.