Licîk davası: Önlem alınsaydı, insanlar hayatını kaybetmeyecekti 2025-03-18 16:33:21 AMED - Licîk maden faciası davasında dinlenen tutuklu sanık geoteknik mühendisi Ali Rıza Kalender, jeoradar cihazının faciadan sonra alındığını belirterek, “Önlemler alınsaydı, bu kişiler hayatını kaybetmeyecekti” dedi.  Erzingan’ın Licîk (İliç) ilçesindeki altın madeninde meydana gelen faciada 9 işçi toprak altında kalarak, yaşamını yitirmişti. Faciaya ilişkin, 5'i tutuklu 43 şirket çalışanın "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" ve "çevreyi taksirle kirletme" suçlarından yargılandığı dava başladı. SSR Mining ve Çalık Holding ortaklığındaki Anagold Madencilik’e ait altın madeninde 13 Şubat 2024 tarihinde meydana gelen pasa dağının çökmesi ile ilgili davanın ilk duruşması ikinci gününde Erzincan 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.    Duruşmaya, tutuklu sanık Iaın Ronald Guılle, bazı tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları ve müşteki yakınları katıldı. Tutuklu sanıklar Shaun Keady Swartz, Ali Rıza Kalender, Selçuk Çiftlik ve Ömer Ardıç ise duruşmaya bağlı bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) üzerinden katıldı.   BİLİRKİŞİLERİN DURUŞMAYA GELMESİ KABUL EDİLMEDİ   Müşteki avukatının davada bilirkişi uzmanının hazır bulunması talebine savcılık karşı çıktı. Savcının “duruşmaya getirilmemesi” yönündeki talebini kabul eden mahkeme heyeti de bilirkişilerinin hazır bulunması talebini reddetti. Mahkeme heyeti, bilirkişilere sorulacak soruların hazır edilerek, mahkeme aracılığıyla sorulmasına karar verdi.   Maden şirketinin kıdemli geoteknik mühendisi Ali Rıza Kalender, bilirkişi raporlarına göre asli kusurlu olduğu için tutuklu olduğunu ancak asli kusurlu olup da tutuksuz yargılananların olduğunu ifade etti. Kalender, "Olay gününden 12 gün önce izinliydim. O gün yasal olarak olay yerine gitmeme hakkım vardı ama gittim. Yığın liçiyle ilgili görevim yoktu” dedi.    ‘İKİ RADAR CİHAZI OLAYDAN SONRA GETİRİLDİ’   Kazanın, proje tasarımından ve uygulama hatalarından kaynaklı olduğunu, bunun da alanında uzman bilirkişiler tarafından son hazırlanan raporlarla belirlendiğini aktaran Kalender,  kendisinin suçsuz olduğunu öne sürdü. Tasarımlara dahiliyeti olmadığını savunan Kalender, “Jeoradar cihazı asıl heyelan alanına yönelik olmadığı için tespitte bulunamadı. Olması gereken iki radar cihazı olaydan sonra getirtildi. Olay yerine cihazlar zamanında alınamadı. Olaydan sonra bazı cihazlar getirtildi. Mevcutta olan jeoradar cihazı yeterli değildi. Olay günü uyarı yapmasam, o gün sahada bulunan en az 50 kişi hayatını kaybedecekti. Jeoradar cihazı 5 dakika geriden bilgileri vermektedir ve belli değerlerin altındaki değerli ölçmüyor. Bu yüzden olay anında anlık değer ölçümü yapılamadı. Jeoradar cihazları önceden alınsaydı, erken önlemler alınsaydı, bu kişiler hayatını kaybetmeyecekti. İki gün önce bu cihaz alınsaydı, cihazın lokasyonu iyi ayarlansaydı, Sabırlı Deresi'ndeki ölçüm değerleri tespit edilebilirdi. Yığın liçi için jeoradar ve cihaz alınmadıysa bunun sorumlusu ben değilim. Günah keçisi gösterilen benim. Anagold kendisini suçtan kurtarmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.   Kalender, yığın liçin ne mühendislik faaliyetinde, ne de projelendirilmesinde dahili olmadığını ileri sürerek, "Benim yığın liçi için kritik seviye belirleme yetkimde yoktur. Bunu ilgili firma yapıyordu. Burada yığın liçte denetim hatası var. Aslında Anagold uzman kişilerle denetim yaptırmalıydı. Bildiğim kadarıyla liçte çatlaklar 10-15 gün oluşmaya başlamış. Son bir haftalık verileri kontrol ettiğimizde aslında bizim kritik dediğimiz ölçüm değerlerinde hareketlenme olmamış. Olay günü hızlı bir hareketlenme olmuş. Okuduğum raporlara göre de bunun sebebi kontrolsüz sulamayla ilgili” diye belirtti.    Duruşma devam ediyor.