Koçyiğit: Yasa ile hekimler açlığa mahkum edilecek 2018-11-07 09:10:50 İSTANBUL - Hükümet tarafından Meclis’e sunulan "Sağlıkta Şiddet Yasa Tasarısı"nı değerlendiren HDK Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, tasarının hekimleri şiddetten koruyacak önlemler almak yerine onları açlığa mahkum edecek düzenlemeler içerdiğini söyledi. AKP’li kimi milletvekillerince "sağlıkta şiddeti önleme" gerekçesiyle 30 Ekim’de Meclis’e sunulan "Sağlıkla ilgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi", Meclis Sağlık Komisyonu’nda görüşülmeye devam ediyor. İçeriği ile tartışmalara yol açan tasarı, sağlık çalışanlarını ayağa kaldırdı.    Türk Tabipleri Birliği (TTB), tasarıyı "Türkiye tarihinin sağlık alanındaki en ağır, en acımasız, hukuk tanımayan yasaları” olarak tanımlarken, sağlık emekçileri de tasarıya karşı birçok kentte sokağa çıkmış durumda. Tepkilere rağmen komisyonda görüşülmeye devam edilen yasa tasarısını aynı zamanda Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü olan HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit değerlendirdi.    ‘YASA TASARISI OLANIN ÖTESİNE GEÇMİYOR'    Sağlık alanında karşılaşılan şiddetin Türkiye’nin en güncel sorunlarından biri olduğunu söyleyen Koçyiğit, şiddetin sadece yaşanan olaylar ile gündeme gelmesinin doğru olmadığını belirtti. Türk Tabipler Birliği’nin tasarıya karşı başlattığı nöbet eylemlerine işaret eden Koçyiğit, tasarının içeriği hakkında “Hekimler bir hafta boyunca şiddete karşı nöbet tuttu. Hekimlerin tüm girişimlerine rağmen hükümetten tatmin edici bir açıklama yapılmadı ve bu yasa tasarısı Meclise sunuldu. Biz isterdik ki o teklifte sağlıkta şiddetin önüne geçecek gerçek anlamda bir düzenleme olsun. Ama maalesef yapılan teklifin kendisi var olan düzenlemeden bir farkı yok. Yasa tasarısı olanın ötesine geçmekten başka bir şey yapmıyor” ifadelerini kullandı.      ‘ŞİDDETİ KIŞKIRTAN BİR ANLAYIŞI SÖZ KONUSU’   Koçyiğit, sağlıkta şiddetin artış nedenlerinin yine sağlık çalışanlarının yürüttüğü çalışmalar dikkate alınarak uzun uzun tartışılması gerektiğini de söyledi.   AKP hükümetinin çıkardığı “Sağlıkta Dönüşüm” programının şiddetin artmasındaki en büyük etken olduğunu vurgulayan Koçyiğit, “Kışkırtılmış bir şiddet, herkesi hasta, hastaları da müşteri olarak, hastaneleri de şirket olarak gören bir anlayış söz konusu. Artan şiddetin AKP’nin sağlıktaki politikaların nedeni olarak görmek gerek” diyerek, öncelikle bu anlayıştan sıyrılmak gerektiğinin altını çizdi. Koçyiğt, bunun için de yapısal tartışmalar yürütülmesi gerektiğinin önemi üzerinde durdu.   Koçyiğit, “Salt kolluk güçlerini çağırmak, yerinde ifade almakla sorun çözüme ulaşmaz. Cezaların arttırılması ve caydırıcı olması gerekir. Cezalardan önce de şiddetin caydırıcılığı üzerinde çözüm üretmek gerekir” dedi.   ‘YASA İLE HEKİMLER AÇLIĞA MAHKUM EDİLMEK İSTENİYOR’   Sunulan yasa tasarısında yer alan diğer bir diğer maddenin, KHK ile ihraç edilen hekimlerin SGK bağlantılı hiçbir sağlık kurumunda çalışamayacak olması olduğuna dikkat çeken Koçyiğit, bu maddenin geçmesi durumunda ihraç edilen hekimlerin açlığa mahkum edileceğini söyledi.    Koçyiğit, “KHK ile ihraç edilen hekimler en azından özel hastanelerde çalışabiliyordu. Fakat yeni düzenleme ile bu imkan da ellerinden alınacak. SGK ile anlaşma yapmayan hastane neredeyse yok. Devletten ihraç ediyorsunuz, özelde de çalışamaz diyorsunuz. Yani hekimleri açlığa mahkum etmek istiyorsunuz. 600 günlük yapılması gereken mecburi görevi de atamasını yapmayarak SGK'ye bağlı olmayan özellerde de çalışmasının önüne set çekilmiş oluyor” diye konuştu.   ‘İLTİSAKLI İBARESİ İLE HUKUKİ OLMAYAN BİR GEREKÇE SUNULACAK’   Yine güvenlik soruşturmaları ile ilgili yayınlanan son KHK ile, yürütülecek soruşturmaların herhangi bir niteliğinin kalmadığını dile getiren Koçyiğit, yasa tasarısında yer alan ‘Terör örgütleri ile herhangi bir irtibat ve iltisakta olanlar’ ifadesi üzerinde durdu.   “Yani ‘irtibat içinde olmak’ farklı bir şey, ‘iltisak içinde olmak’ farklı bir şey. İrtibat dediğimiz şey, direkt ilişkisinin olduğunu gösterir. Fakat iltisak muğlak bir kavram. Hiçbir hukuki ve yasal bir karşılığı yok, kişiye göre değişebilen bir kavram” diyen Koçyiğt, devamında şunları söyledi: “Bu da aslında bir bütün olarak muhalif olanları, farklı kimlikte olanları, yani AKP’li olmayanları kamudan men etme anlamına geliyor. Bu, siz 6 yıl tıp fakültesi okuyacaksınız, sonrasında çalışıp çalışmayacağınızı bilmeyeceksiniz. Hekimlik görevine başladığınızda hukuken bir karşılığı olmayan bir nedenden dolayı işinizden ‘iltisaklı bulundu’ gerekçesiyle ihraç edileceksiniz anlamına geliyor. Bu kadar nitelikli emek gücü nereye gidecek. KHK ile ihraç edilenlerin yurt dışı yasağı var, kamu da çalışamıyorlar, özelde çalışma imkanları ellerinden alınıyor yani tam anlamı ile ‘sizi açlığa mahkum ediyoruz’ demek istiyorlar. Bu asla kabul edilir değil.”    ‘SOKAĞIN SESİNİN YÜKSELMESİ İLE MECLİSTE ELİMİZİ GÜÇLENDİRİR’   HDP olarak hekimlerin tasarıya karşı verdikleri mücadelesinin yanında olduklarını dile getiren Koçyiğt, “Bir mesleğin mensupları ağır ağır ölüme mahkum ediliyor. Bir bütün olarak ortaya konan emeği çöpe atmaktır. Bunun adı da faşizmdir, zulümdür. ‘FETÖ’ adı altında yapılıyor ama biliyoruz ki asıl FETÖ’cüler halen kamuda görevleri başında. Bizler Meclis’te elimizden gelen tüm çabaları göstererek bu maddelerin geri çekilmesi için baskı uygulayacağız. Sokağın sesinin büyütülmesi gerekir. Sokağın sesi büyütülürse Meclis’teki gücümüz artacaktır” dedi.   MA / Elif Çetiner