‘Hem Kürdistani partiler hem de Türkiye’deki halklar ortaklaşacak’ 2018-05-03 09:04:38   DİYARBAKIR – Baskın seçime ilişkin iki stratejilerinin olduğunu belirten DTK Divan Üyesi Musa Farisoğulları, “Kürdistan’daki tüm oluşumlar ve Türkiye cephesinde faşizme karşı ortak hareket edecek tüm halklar ile ortak yol alacağız” dedi.   Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Divan Üyesi Musa Farisoğulları, baskın seçim kararı sonrası Kürdistani tüm güçlerin ve Türkiye’nin batısında bulunan tüm farklılıkların birlikte hareket edeceği bir zemini yakalamaya çalıştıklarını kaydetti. Baskın seçim kararının bir sıkışmışlık üzerinden geliştiğini vurgulayan Farisoğulları, AKP-MHP iktidarının hem iç politikada hem de uluslararası alanda ciddi bir şekilde zorlandığını belirtti. Bütün kurumlarının seferberlik ruhu ile bu seçime yaklaşacağını vurgulayan Farisoğulları, “Sonuç alıcı şekilde çalışacağız. Bu seçim bizim için tarihi öneme sahiptir. Mevcut AKP-MHP faşist bloğunu alaşağı etmek için bir fırsattır” dedi.   ‘SEÇİME İKİ STRATEJİ İLE GİDECEĞİZ’   İki strateji ile seçime yaklaştıklarına dikkat çeken Farisoğulları, “Birincisi Türkiye cephesinde mümkün olan en geniş demokratik halklar cephesini örmek istiyoruz. Bu cephe ile faşizme karşı bir demokrasi hareketi öreceğiz. Büyük kazanmak için büyük hamleler gereklidir. Türkiye’deki bütün sol partiler, farklı halklar, renkler, muhalif düşünceler oluşturulacak birliktelik sadece seçim ittifakı için olmayacaktır. Seçim ittifakı bunu daraltabilir. Ancak biz parlamentoda herkesin yer almasını istiyoruz. O yüzden seçim ittifakında herkesin yer almasından yanayız. Diğer boyut ise Kürdistani hareketlerin ve halkların birlikteliği ve temsiliyetidir. Ulusal birlik için var olan çalışmalarımız var. Kürdistani hareketlerin ortak hareket etmesi bu çalışmanın da önünü açacaktır. Kürdistan deyince sadece Kürtler demiyoruz. Bu topraklarda yaşayan her renk kendini bu ittifakın ve ulusal birliğin içinde görmelidir. Şu an tüm Kürdistanilerin doğal bir birlikteliği var. Tabanda halkımız bunu yoğun bir şekilde istiyor. İşte bu iki strateji AKP-MHP bloğunu alaşağı edecektir. Bu birlikteliğin adı ne olacak tartışmasına da girmiyoruz. İster faşizme karşı birleşik cephe isterse demokratik halklar birlikteliği olsun. Önemli olan bu güruha karşı örgütlü hareket edebilmektir. Çoğulcu ve katılımcı bir birlikteliği esas alıyoruz” dedi.   ‘KURU BİR İTTİFAK DEĞİL, AMAÇ ÇÖKTÜRME’   AKP-MHP ittifakının Kürt karşıtlığı üzerinde şekillendiğini kaydeden Farisoğulları, “Bu kuru bir ittifak değildir. Tamamen Kürtlere ve muhalefete karşı çöktürme planı için bir araya gelinmiş bir ittifaktır. Geçmiş süreçlerde yine Kürtler karşısında değişik ittifaklar yapılmıştır. AKP-Cemaat ittifakı da buna örnektir. Ancak başarısız olmuşlardır. Eskiden iyi Kürt kötü Kürt tanımlaması yaparlardı. Şimdi ise tüm Kürtleri düşman görüyorlar. Bu referandum sürecinde Güney Kürdistan’da net görüldü. Yeni bir sistem oluşturuyorlar. Ancak Kürtleri bunun dışında tutmak istiyorlar. O yüzden bu faşist bloğunun ne kadar oy alacağı tartışmasına girmeden ulusal birliktelik için emek verilmelidir. Bu birliktelik gereken cevabı verecektir. Faşist bloğun Kürdistan’daki 3 yıllık politikaları nettir, açıktır. Halkımız bunların propagandalarına itibar etmeyecektir. Bize düşen politik öncülük olarak özgürlük ve devrimi hedeflemektir. Kürt halkı statüsüne kazanma zamanı gelmiştir. Bütün kurumlar hatta bireyler bu sürece böyle yaklaşmalıdır” dedi.    ‘MUHALEFETİN İKTİDARDAN FARKI YOK’   CHP’nin etrafında toplananların da Kürtleri kabul etmediğinin altını çizen Farisoğulları, “Şu an Türkiye’de ana muhalefet HDP’dir. Çünkü başta CHP olmak üzere diğer bütün partilerin fikirleri ortaktır. HDP bütün sistem partilerine karşı bir alternatiftir. Sadece AKP’nin değil. CHP’nin veya cilalanan İYİ Parti’nin Kürtlere bakışı AKP-MHP’den farklı değildir. Muhalefet bir araya gelirse biz tıkayıcı olmayız. Ancak belirli ilkeler etrafında bir birliktelik olmalıdır. Kimse Kürtleri kendi kafasına göre bir ittifakın parçası olarak hayal edemez. Kürtler bunu belirleyecektir. Yaklaşımları ve ilkeleri esas alacaktır” dedi.   ‘4 MAYIS’TA AÇIKLANACAK’   Cumhurbaşkanlığı adaylığı için de HDP’nin tek aday ile gireceğini ifade eden Farisoğulları, “4 Mayıs’ta Diyarbakır ve İstanbul’da eş zamanlı olarak aday açıklanacaktır. Diyarbakır’daki saat 17.00’de Demir Otel’de tüm Kürdistani kurumlarının katılımı ile gerçekleşecektir. İstanbul’daki programa ise tüm farklılıklar, sol ve sosyalistler, halklar ve tüm muhalifler yer alacaktır” dedi.   MA / Cihan Ölmez