Siyasi parti temsilcileri: Ortak mücadele şart 2018-01-06 11:06:54 İSTANBUL - HDP milletvekillerine verilen cezalar ve CHP'li belediye başkanlarının görevden alınmasına tepki gösteren siyasi parti temsilcileri, "Ortak bir mücadele verilmezse bu saldırıdan herkes nasibini alacak" dedi.  Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili İdris Baluken’e verilen hapis cezası ve hemen ardından CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı’nın görevden alınmasına ilişkin tepki gösteren siyasi parti temsilcileri ortak mücadele edilmemesi halinde saldırılardan herkesin nasibini alacağını söyledi. Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkan Yardımcısı Fadime Çelebi, “Bunlar hukukun geldiği durumu gösteriyor. Biz bunu çoktandır söylüyoruz. İktidar fezlekeleri hazırlıyor, yargı da onların gereğini yapıyor. Vekillere verilen cezalar da aslında halkların iradelerine verilen cezalardır” dedi.    ‘SES ÇIKARMADIĞI ŞEY BAŞINA GELDİ’   CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ın görevden alınmasına ilişkin de konuşan Çelebi, “HDP’ye yapılanlara ses çıkarmayan CHP, bugün aynısı kendi başına geliyor. DBP’nin belediye eşbaşkanları hukuksuz bir şekilde gözaltına alınırken AKP’nin her söylediğini sessiz bir şekilde onaylayan CHP’nin, bugün aslında sıranın kendisine geldiğini görmesi gerekiyor” diye konuştu. CHP tabanının seslenen Çelebi, sokağa çıkıp seçilmişleri sahiplenmesi gerektiğini söyledi.    GÜRKAN: SİNDİRME AMAÇLIDIR   EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan da, "HDP milletvekillerine, DBP dahil belediye başkanlarına ve siyasetçilerine, AKP iktidarının dönemsel siyasi tercihlerinin bir parçası olarak operasyonlar yapılmış ve yargı süreçleri işletilmiştir" dedi. Baluken'e verilen cezaya ilişkin konuşan Gürkan, "Bu sürecin HDP ve DBP ile sınırlı kalmayacağı açıktı. Çünkü Erdoğan AKP'si adım adım faşizmi inşa ederken, muhalefete gözdağı vermesi ve sesini kesmesi gerekiyordu. CHP milletvekili Enis Berberoğlu'na ceza verilerek, tutuklanması, Ataşehir Belediye Başkanından sonra Beşiktaş Belediye Başkanına yapılan siyasi operasyonları bu kapsamda değerlendirmek gerekiyor. İktidar muhalif siyaseti cezalandırdığı gibi, bu cezalarla tüm muhalefete, hükümet politikasına itiraz eden, hak talep eden tüm toplumsal kesimlere gözdağı vermeyi amaçlamaktadır. HDP'li vekillere verilen cezaların siyaset hakkını kullanması ve kürsü konuşmaları nedeniyle olmasını dikkate aldığımızda bu cezalar, 'milletvekili dokunulmazlığının bile bir anlamı yoktur, bize karşı gelenlerin akıbeti bu olur' mesajıyla sindirme amaçlıdır. Ancak iktidarın unuttuğu bir şey var; siyasi tarihimize aynı zamanda baskılara, zorbalıklara karşı mücadele tarihidir. Ne tutuklamalar, yargılamalar, verilen cezalar, ne de siyasal baskı ve engellemeler, grev yasakları, basın ve medya üzerindeki baskılar toplumu sindirememektedir ve mücadele eğilimleri güçlenmektedir" diye konuştu.    PİROĞLU: CHP GÖRMEZDEN GELDİ   Devrimci Parti Genel Başkanı Musa Piroğlu da, AKP'nin muhalefete yönelerek, bir çeşit yol temizliği yapmaya çalıştığını belirterek, şunları söyledi: "Buna daha önce başladı. HDP'ye yönelen saldırılarla başladı. CHP bu saldırıların köşe taşı haline geldi. CHP görmezden geldi, kendisine buluşmayacağını sandı. Anlaşılan o ki AKP bu süreçte başkanlığa giden ve bunu kalıcı hale getiren yanı otoriter bir rejimi kalıcı hale getirecek yolu toplumsal muhalefeti komple bastırarak yürümeye çalışacak. HDP'ye yönelen saldırı artık çok şaşılacak bir şey değil. Eş başkanları içerde, milletvekilleri içerde belediye başkanları rehin, içerde binlerce üyesi rehin, il örgütleri çalışılamaz hale getirilmeye çalışılıyor. HDP bileşenlerine yoğun bir saldırı var."    'OLAĞANÜSTÜ SÜREÇ YAŞANIYOR'   Yaşananları olağanüstü olarak tarif eden Piroğlu, şöyle devam etti: "Ve bu sürecin hukuku da buna göre işliyor. Bu yüzden mahkemelerin verdiği karara çok şaşıracak bir durum yok. Çünkü mahkemeler hukukla çalışmıyor, siyasi kararlar veriyorlar. Bu siyasi kararlar AKP’nin OHAL’i kalıcı hale getirecek dönemin köşe taşları olarak kuruluyor. CHP ise biraz ektiğini biçerek gidiyor. Bunu görmek gerekiyor. İkincisi ise CHP’nin zayıf noktalarından vuruyor. Daha önce Ataşehir Belediyesi üzerine bir rivayet dolaşıyordu. CHP kendi yapması gereken işleri yapmayarak aslında AKP’ye bir zemin yarattı ve bundan sonrası da gelecek gibi görünüyor. Bununla da yetineceğini sanmıyorum. Diğer muhalefet güçlerine de bu baskıyı hissettirecek. Toplumda bir korku havası yaratmaya çalışıyor. Bunun üzerinden de muhtemelen bir seçimle başkanlığı kalıcı hale getirip ömür boyu bu ülkeyi bir karanlığın içine sürüklemek istiyor."    'YA HEP BERABER DİRENECEĞİZ...'   Ortada çıplak bir gerçekliğin olduğunu sözlerine ekleyen Piroğlu, "Bütün demokrasi güçleri yan yana gelip ortak bir mücadele veremezse OHAL’e, onun uygulamalarına, Erdoğan’ın getirmeye çalıştığı baskı rejimine, faşizme karşı ortak bir mücadele hattı geliştiremezse bu saldırıdan herkes nasibini alacak. Sonunda tek kalan, sokağa çıktığında yanında kimsenin olmadığını görecek. Hep beraber direnerek bu işi tersine çevirebiliriz. Bu gücümüz hala var. Bunu yapabiliriz. Ama bunun için yan yana gelmek gerekiyor. CHP’lilerin artık şunu görmesi gerekiyor. Kürt siyasi hareketiyle, HDP’yle, Türkiye devrimci hareketiyle, işçi emekçi ve yoksullarla yan yana gelmeden bu süreç durdurulamaz" diye belirtti.