'Vekilliklerin düşürülmesi tüm muhaliflere saldırıdır' 2020-06-08 09:08:29 DİYARBAKIR - Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın vekilliklerinin düşürülerek tutuklanmasına tepki gösteren kadınlar, saldırıların tüm muhalif kesimlere yönelik olduğunu belirterek, ortak mücadele çağrısında bulundu. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkâri Milletvekili Leyla Güven ile HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları’nın vekilliklerinin düşürülerek tutuklanmasına yönelik tepkiler sürüyor.    KÜRT SİYASETİNE TUTUM   2 Mart 1994 darbesini hatırlatan Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Zelal Bilgin, Kürt siyasetçilere yönelik tutumun geçmişten bağımsız olmadığını vurgulayarak, 1994 yılından bu yana Kürt siyasetine yönelik sistematik bir saldırının olduğuna işaret etti. CHP’li Berberoğlu’nun koronavirüs nedeniyle tahliye edildiğini anımsatan Bilgin, “Yine aynı şekilde risk gurubunda olan iki vekilimizi herhangi bir iyileştirici adım atmadan, direk cezaevine yollandılar. Biz Kürt kadınları bu tür baskılara bu tür politikalara alışığız. Bunun üzerinden direnişimizi geliştiriyoruz” dedi.    Saldırıların özelde Kürt halkına, genelde tüm muhalif kesimlere yönelik olduğunu dile getiren Bilgin, “Sadece tek adamı rejimini inşa etmeye ve faşizmi görünür kılmaya çalışan bir sistem söz konusu. Bu sisteme karşı topyekûn bir mücadelede hattı örmezsek, bizi soluksuz bırakarak bu karanlığın içerisinde boğmaya çalışacaklar. Biz aydınlığa çıkmaya çalışırken, bu mücadeleyi bütün muhalif kimliklerle beraber örmek istiyoruz. Ve güçlü bir ses bekliyoruz. Bu sadece Kürtlere yönelik bir saldırı değildir, bugün bize yapılan, yarın bütün muhalif kesimlere bir saldırıdır. Bunun bilinciyle herkesi mücadeleye çağırıyoruz” diye konuştu.   ‘TARİHE BAKSINLAR’   Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Diyarbakır İl Eşbaşkanı Seval Gülmez, vekilliklerin düşürülmesini “gasp” olarak değerlendirdi. Gülmez, “Unuttukları bir şey var, bu halk kendi temsilcilerinden, iradelerinden vazgeçmeyecektir. Onlar bizim halen vekilimizdir. Kürtler bu ülkenin siyahileri olduğu için, hükümet ‘Biz Kürtlere ne yaparsak yapalım haktır bir şey olmaz’ diyor. Her türlü irade gaspı, her türlü haksızlığın yapılması meşruymuş gibi gösteriliyor. Ama Kürt halkı bunu asla kabul etmeyecektir. Yaptıkları hiçbir uygulama meşru değildir. Onları tarihte yazacaktır, tarihte yargılayacaktır. Bu halkta yargılayacaktır. Bunu böyle bilsinler. Kürtler yıllardır haklarını canlarıyla bedel ödeyerek kazanmıştır. Yıllardır verilen bu emek ve mücadeleyi iki kumpasla tasfiye edebileceklerini zannediyorlarsa, yanılıyorlar. Hatta kendilerine bir tavsiyem var. Son 50 yılın tarihini ele alıp gözden geçirsinler. Ona göre Kürt halkına, Kürt kimliğine, Kürt kadınına yönelsinler. Biz karar alıcılar olacağız. Siyasette, çalışma alanlarında, her yerde olacağız. Evet, bedenen belki bizi tutuklayabilir bir yerlere hapsedebilirler ama bizim dünyaya karşı bakış açımızı hapsedemezler. Bu böyle bilinmeli. Bunun mücadelesini vermek hem Kürt halkının hem de Kürt siyasetçilerinin boynunun borcudur” ifadelerini kullandı.   ‘SEÇİM PLANININ PARÇASI’   HDP Kayapınar İlçe Eşbaşkanı Besile Narin, seçilmişlere yönelik kapsamlı bir saldırının söz konusu olduğunu söyledi. Mecliste HDP’li vekillerin susturulmaya çalışıldığını belirten Narin, vekilliklerinin düşürülmesini önümüzdeki süreçte yapılması muhtemel seçim planının parçası olarak yorumladı.    “Neden CHP’li vekil serbest bırakılıyor da diğer iki vekil arkadaşımız serbest bırakılmıyor?” diye soran Narin, yapılanların çifte standart ve Kürt düşmanlığının açık göstergesi olduğunu söyledi.