‘Kadınlar evlilik affına karşı örgütlenme zeminleri yaratmalı’ 2019-02-26 09:04:24 İSTANBUL - Seçim öncesi yeniden gündeme getirilen “evlilik affı” düzenlemesinin "parçalanmış aileleri kurtarma" biçiminde ele alındığını söyleyen Avukat Diren Cevahir Şen, kadınların buna karşı tartışma ve örgütlenme zeminleri yaratmaları gerektiğini söyledi.  Kadın örgütlerinin mücadelesi ve kamuoyunun tepkisiyle 3 yıl önce geri çekilen cinsel istismar suçlarında, mağdur ve failin evlenmesi halinde cezanın ertelenmesini öngören yasa tasarısı seçim arifesinde yeniden gündeme getirildi. Kamuoyunda “evlilik affı” olarak nitelendirilen düzenlemeye kadınlar tepki gösteriyor.    Hayata geçirilmek istenen yasalara karşı hem hukuki hem de feminist mücadele yürüten avukatlardan Diren Cevahir Şen, bu tarz düzenlemelere karşı verilmesi gereken mücadeleye ilişkin konuştu.    ‘YAŞ 12’YE DÜŞÜRÜLMEK İSTENİYOR’    Kadın örgütleri ve feministlerin tepkisiyle 2016 yılında geri çekilen düzenlemenin seçim öncesi yeniden gündeme gelmesiyle karşı karşıya olduklarını söyleyen Şen, ortaya çıkacak olan tabloyu şu sözlerle değerlendirdi: “15 yaşını tamamlamamış her çocuğa karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranışın cinsel istismar sayılacağına ilişkin TCK hükmündeki 15 yaş kriteri, iktidar tarafından 12 yaşa düşürülmek isteniyor. Böylesi bir düzenlemeye kadın ve LGBTİ+ örgütleri ile feministler itiraz ediyor. Bu durumda çocuk istismarcılarının cezalarının ertelenmesi ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılması gündeme gelebilecek. İktidara yakın medya ise bunu ‘parçalanmış aileleri kurtarma’ biçiminde açıklıyor.”   ‘HİZAYA GELMEYECEĞİZ’    Kadın hakları mücadelesinin kazanımlarına yönelik saldırıların her geçen gün sistematik biçimde arttığına vurgu yapan Şen, bu artışın tesadüf olmadığı görüşünde. Artışın aynı zamanda hükümetin kontrolünde olduğunu belirten Şen, “Nafakaya ilişkin düzenlemelerden, cinsel saldırı hükümlerine kadar her şey, komisyon adından da anlaşılacağı gibi ‘boşanmayı engelleme’ maksadı taşıyor. Boşanma engellenince, kadını ailenin içine hapsetmek, aileyi koruma bahanesiyle kadınların erkeklerden ve iktidardan bağımsız hareket etmesinin, kendi hayatlarını kurmasının önüne geçmek çok kolay oluyor. Temel saik de zaten bu. Kadınların mücadelesinin tüm kazanımlarına yönelik bir budama operasyonunu var. Amaç, kadınları hizaya çekmek ve denetlemek. Ama biz hizaya gelmeyeceğiz” diye belirtti.    ‘KADINLARIN ÖRGÜTLENME ZEMİNLERİ YARATILMALI’    Hizaya gelmek istemeyen tüm kadınların bir araya gelmesinin çok önemli olduğunun altını çizen Şen, şöyle devam etti: “Ülkenin her köşesinden kadınlar, haklarına, hayatlarına dair söz üretebildikleri, eylem yapabildikleri, muhalefet edip talepte bulunabildikleri zeminde bir araya gelerek, tüm kazanımlarını korumakla birlikte nasıl daha ileriye taşıyabileceklerini de konuşuyorlar. 5-6 Ocak 2019’da 40’a yakın ilden 800’ü aşkın kadın, Türkiye Kadın Buluşması için İstanbul’da buluşmuş; haklarını, kazanımlarını, mücadelelerini konuşmuştu. İşte bu şekilde; kadınların en geniş biçimiyle dahil olduğu tartışma ve örgütlenme zeminlerinin yaratılması gerekiyor” diye konuştu.    MA / Necla Demir